Katolik dünyası yeni liderini seçti: Papa 14. Leo. Ancak dünya basını, yeni Papa’nın ilk yurtdışı ziyaretinin neden Türkiye olacağını konuşuyor. Çünkü bu seyahat, sadece bir ziyaret değil, aynı zamanda bir vasiyetin yerine getirilmesi.
21 Nisan 2025’te hayatını kaybeden Papa Franciscus, daha önce duyurduğu Türkiye ziyaretini sağlığı elvermediği için gerçekleştirememişti. Ancak, “Kalpten istediğim bir yolculuk” dediği bu ziyareti halefinin yapmasını vasiyet etmişti. Şimdi, yeni Papa Leo bu sözün izinden İznik'e gelmeye hazırlanıyor.
1700 Yıllık Bir Sır: İznik Konsili
Papa’nın rotasını belirleyen şey ise 2025'in, Hristiyanlık tarihinin en kritik dönüm noktalarından biri olan Birinci İznik Konsili'nin 1700. yılı olması.
MS 325 yılında toplanan bu konsil, Hz. İsa’nın Tanrı’nın oğlu olup olmadığı konusunu tartıştı. Mısır’dan gelen bir rahip, Hz. İsa’nın Tanrı değil, Tanrı’ya en yakın varlık olduğunu savundu. Bu görüş "sapkınlık" olarak ilan edildi. O gün alınan karar, bugünkü Hristiyan inancının temelini oluşturdu: "Hz. İsa Tanrı'nın oğludur."
Sular Altındaki Gizemli Bazilika
Bu tarihi konsilin İznik Gölü’nde, bugün sular altında kalan bir bazilikada yapıldığı iddiaları, yıllardır Vatikan'ın ve tarihçilerin ilgisini çekiyor. 2014 yılında keşfedilen bu bazilika, 41 metre uzunluğunda ve kıyıdan 50 metre açıkta bulunuyor. Arkeologlar yapının erken Hristiyanlık mimarisiyle birebir örtüştüğünü söylüyor. Hatta bazı fresklerde bu bazilikaya işaret edildiği düşünülüyor.
Ama hâlâ bir soru cevapsız: Konsil gerçekten burada mı yapıldı?
Poseidon’un Mızrağı Ortaya Çıktı!
İznik’te heyecan bununla da sınırlı değil. Geçtiğimiz haftalarda İznik Gölü'nde ağ atan bir balıkçı, Roma dönemine ait olduğu düşünülen bir Poseidon mızrağı buldu. Evet, denizlerin ve depremlerin tanrısı Poseidon'un sembolü: üç dişli mızrak!
Bu keşif, İznik’in sadece dini değil, mitolojik açıdan da ne kadar önemli bir merkez olduğunun yeni bir göstergesi.
İznik: Dünün İnancı, Bugünün Rotası
Papa Leo'nun ilk yurt dışı ziyareti İznik olacak. Ancak bu ziyaret yalnızca sembolik değil. Hem Papa Franciscus’un vasiyeti, hem de Hristiyan aleminin birliği için tarihi bir adım olarak görülüyor.
Tarih yeniden yazılıyor, sırlar yeniden gün yüzüne çıkıyor... İznik, sadece geçmişin değil, geleceğin de merkezi olmaya hazırlanıyor.