Sırrı Süreyya Önder’in doktoru konuştu!
Sırrı Süreyya Önder’in doktoru konuştu!
İçeriği Görüntüle

TV100'de Talat Atilla'nın sunduğu Pazar Siyaseti programında konuşan 22. Dönem TBMM Başkanı Bülent Arınç, İBB Başkanı ve CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının iptal edilmesi konusunda yanlış yapıldığını söyledi. Arınç ayrıca İmamoğlu'nun tutukluluğuna ilişkin, "Kumpas kuruldu düşüncesine sahip olanlar haksız sayılmazlar" dedi.

İmamoğlu'nun diplomasının iptal edilmesinin "kumpas kuruldu" düşüncesini güçlendirdiğini ve bu görüşü savunanları haksız sayamayacağını ifade eden Arınç;

Diploma iptaline hayret ediyorum. İdare hukuku profesörlerinin hepsinden dinledim. Bu diploma 35 sene sonra iptal edilemez, kazanılmış hak diye bir şey vardır. Bu kazanılmış hakla, YÖK karar almadıkça bir üniversitenin yönetim kurulunca iptal etmesi yanlış. Bunun yolu, yargısal yolu temin etmektir.
"O BEDDUAYI BABASINA YAKIŞTIRAMADIM"

İmamoğlu'nun babasının bedduasını duyduğunda şaşkınlık yaşadığını ifade eden Arınç, "Sayın İmamoğlu’nun babasının bedduasını duyunca kulaklarıma inanamadım. Yaşını başını almış bir adam, hiç yakıştıramadım. Sayın Erbakan’ın partisi kapatıldı, kendisi bu süreçte bizleri uyardı, kitleyi tepkiye sevk etmedi. İnfial yaratmadı. Sayın Erdoğan, Erbakan ve ben tutuksuz yargılandım. Karar kesinleştikten sonra cezaevine buyur ettiler. Herkesin buna dikkat etmesi lazım. Siyasi duruş sergileyen insanlara hiçbir zaman tutuklama olmamalı. 5 kişinin katilini yargılamıyorsun ki sen. Bir şey değişir her şey değişir" dedi.

"CUNTA SÖZLERİ YANLIŞ""

Arınç, Özel'in 'cunta' sözlerini doğru bulmadığını ifade ederek şöyle konuştu:

"Kullanılan sözler çok yanlış. Cumhurbaşkanını ve AK Parti’yi hedef almamalı. Bunların karşılığı yok. Ben ondan çok da eski bir siyasetçiyim. Biz zamanında çok gördük, çok çektik. Biz cuntaların bizi sınamaları ile çok uğraştık, biz cuntanın mağduruyuz ve hepsinden başarı ile çıktık. Sivil idareye karşı, 22 seneden beri iktidarını sürdüren bir kadroya bu ifadeyi kullanmak adeta iftira niteliğinde bir suçlamadır. Zemini olmayan bir konuşmanın ancak kendilerine zararı olur. Farklı gündemlerle oluşan durumlarda infial sebebiyle bu ifadeleri kullanmamalı.

Muhabir: Sevde NAMALAN